Akademik Veri Yönetim Sistemi
2.Sağlıklı Yaşam ve Obezite Farkındalık Kongresi, Mersin, Türkiye, 12 - 13 Nisan 2023, ss.177, (Özet Bildiri)
Amaç: Tüm dünyada koroner kalp hastalıkları, periferik damar hastalıkları, inme, konjestif kalp yetmezliği, doğumsal kalp hastalıkları, romatizmal kalp hastalıkları, hipertansif hastalıklar ve ritim bozuklukları gibi kardiovasküler hastalıklar mortalite ve morbiditede artışa sebep olmaktadır. Bu çalışma orta yaşlı obez nüfusta kardiovasküler hastalıklar risk faktörleri bilgisi ve farkındalık ile beslenme tercihleri arasındaki ilişkinin incelenmesi amacıyla planlanmış ve yürütülmüştür.
Yöntem: Beden kütle indeksi 30 kg/m2’den büyük olan 40-65 yaş arasındaki bireyler çalışmaya dahil edilmiş olup katılımcılara demografik bilgiler içeren sorular, Kardiovasküler Hastalık Risk Faktörleri Ölçeği ve Besin Tercihi Ölçeği uygulanmıştır. Çalışmaya katılan bireylerin 49’u erkek ve 51’i kadın olmak üzere 100 gönüllü birey ile çalışma tamamlanmıştır.
Bulgular: Katılımcıların Beden kütle indeksi değerlerinin ortalamaları 33,69 ±3,49 kg/m2 olarak bulunmuştur. Kardiyovasküler Hastalıklar Bilgi Ölçeği için en yüksek alınabilecek puan 28’dir. Kardiyovasküler Hastalıklar Bilgi Ölçeği puanı kadınlarda 20,52±5,33 iken erkeklerde 20,92±4,20 olarak bulunmuştur. Çalışmaya katılan bireyler cinsiyet durumlarına göre değerlendirildiğinde cinsiyetler arasında Kardiyovasküler Hastalıklar Bilgi Ölçeği ve Besin Tercihi Ölçeği puanları arasında anlamlı fark bulunmamıştır (p>0,05). Katılımcıların öğün sayıları ve vitamin-mineral takviyesi kullanma durumları ile Kardiyovasküler Hastalıklar Bilgi Ölçeği Puanı arasında doğrusal korelasyon bulunmuştur (p<0,05). Uzmandan ya da sağlık kuruluşlarından sağlık eğitimi alan bireylerin almayan bireylere göre kardiovasküler hastalık bilgisi anlamlı olarak yüksek bulunmuştur (p<0,05).
Sonuç: Toplumdaki bireylere kardiovasküler hastalıklar için önemli bir etken olan sağlıklı beslenme konularını da içeren eğitimlerin uygulanması ve bu konuda birerlerin sağlık profesyonellerine ulaşma imkanlarının arttırılmasının kardiovasküler hastalıklar bilgi düzeyini arttırarak prevalansın düşmesinde etkili olabileceği düşünülmektedir.