Hukuk düzeni farklı gerekçelerle karşı karşıya gelen iki çıkardan birini üstün tuta-rak diğerini onun uğrunda feda ettiğinde, adaletin yeniden sağlanması için üstün çıkar sahibi fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi gereğince tam bedel ödemekle yükümlü olur. Fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesinin uygulandığı alanlardan biri komşuluk hukuku-dur. Bu alanda zorunlu mecra hakkı, zorunlu geçit hakkı ve zorunlu kaynak hakkında fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi uygulanır. İlke gereğince zorunlu irtifak hakları kurulurken, değiştirilirken yükümlü taşınmaz malikinin çıkarları göz önüne alınır. Bu-nunla birlikte irtifak yetkilisi malikin çıkarları da fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesine göre göz önüne alınır. Bunların uygulamada nasıl ortaya çıktığı Yargıtay kararlarında somutlaşmaktadır. Bu çalışmanın amacı, fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesinin zorunlu irtifak haklarında nasıl uygulandığını Yargıtay kararları ışığında ortaya çıkarmaktır.
When the legal system, faced with two conflicting interests, chooses to prioritize one over the other and sacrifices the other in its favor for the restoration of justice, the principle of equating sacrifice necessitates that the party benefiting from the prioritized interest must be obligated to pay full compensation. One of the areas where the princi-ple of equating sacrifice is applied is the law of neighbour relations. In this field, the principle is applied regarding compulsory transmission right of way, compulsory right of way and compulsory license. In accordance with the principle, when compulsory easement rights are established or modified, the interests of the obligor property owner are taken into account. However, the interests of the easement holder are also taken into account in accordance with the principle of equating sacrifice. These are concretized in Supreme Court decisions in practice. The purpose of this study is to reveal how the principle of equating sacrifice is applied in compulsory easement rights in light of Supreme Court decisions.