Marble and limestone are important components of many historical-monumental buildings in Istanbul, which date back to 8500 years ago. The acid rain from environmental pollutants affects the exterior facades of marble and limestone structures and causes them to deteriorate. Based on the main idea of the need of the preservation of the cultural heritage in the city, we carried out a study about the possible effects of the acid rain. In our research, we tried to determine the hazards of air pollutants causing acid rain in Istanbul by identifying the potential damages. We compared the wind speed and wind direction with daily SO2, CO, NOx ratios in 2017. Our results showed that the air conditions for Aksaray and Beşiktaş districts are unhealthy whereas they are susceptible for Çatladıkapı which is mainly the Sultanahmet region and Kadıköy district. We suggest that pre-cautions like hydrophobic surface coatings may be effective for the preservation of the invaluable monuments of the city.
Yenikapı'da bulunan kalıntılara dayalı olarak tarihi 8500 yıl önceye giden İstanbul’da mermer ve kireç-taşı, birçok tarihî yapının önemli bileşenleridir. Çevre kirleticilerinden oluşan asit yağmuru, genellikle mermer ve kireçtaşından oluşan yapıların dış cephelerini etkiler ve yıpranmalarına neden olur. Kentin tarihî dokusunun korunmasının temel amaç olduğu düşüncesiyle, asit yağmuru açısından bir durum değerlendirmesi gerçekleştirdik. Araştırmamızda İstanbul kentinde asit yağmuruna neden olan hava kirletenlerinin durumunu ve potansiyel zararlarını belirleyerek tehlikelerini saptamaya çalıştık. Kentin 2017 yılında günlük SO2, CO, NOx oranları ile rüzgar hızı ve rüzgar yönünü belirledik ve gördük ki azot dioksit gazı atıkları Aksaray ve Beşiktaş bölgeleri için sağlıksız, tüm Sultanahmet yöresini içeren Çatladıkapı ve Kadıköy için hassas olarak değerlendirilmektedir. Durum bu iken konuyla ilgili alınabi-lecek önlemlerin özellikle hidrofobik yüzey kaplamaları temelinde değerlendirilmesi gerekmektedir.
